Dünya genelinde insan nüfusunda ve enerji tüketimindeki artışlar yeni sorunları da beraberinde getirmiştir. Enerji tüketiminin ağırlıklı olarak fosil yakıtlara dayalı olması CO2 emisyonunu artırmış bu durum ise küresel ısınmaya neden olmuştur. Dünyanın yaşanabilir bir gezegen olarak kalabilmesi için küresel ısınmanın durdurulması veya olabildiğince yavaşlatılması gerekmektedir. Küresel ısınmaya CO2 emisyonları sebep olmakta ve CO2 emisyonun bu miktarlarda devam etmesi ya da artması durumunda ise Dünya’nın insanlık için zor bir yaşam alanı haline geleceği görülmektedir. Dünya genelinde enerji tüketiminde fosil yakıt oranı toplam enerji tüketiminin yaklaşık olarak dörtte üçüne karşılık gelmektedir. Türkiye’de ise bu oran daha yüksektir. Fosil yakıt miktarının toplam enerji tüketimi içerisindeki oranı arttıkça CO2 emisyonu da benzer oranda artmaktadır. Resmi istatistiklere göre Türkiye’nin nüfus başına düşen CO2 emisyon oranının 2010-2020 yılları arasında %22 oranında artmış olduğu görülmektedir. Bu sürede gerçekleşen CO2 emisyon oranı, nüfusun artmasıyla birlikte tüketilen enerjinin daha çok fosil kaynaklardan tedarik edildiğini göstermektedir. Bu çalışmada, nüfus artış hızının çok üstünde gerçekleşen CO2 emisyonu miktarının nasıl düşürüleceği ve enerji kaynak çeşitliliğinden nasıl faydalanılabileceği hususunda değerlendirmeler yapılmıştır. Enerji tüketiminde Fosil kaynakların nasıl azaltılabileceği, fosil kaynaklardan oluşacak açığın yenilenebilir enerji kaynakları oranın artırılması ile nasıl kapatılabileceği incelenmiştir. Ayrıca CO2 emisyonunun azaltılmasına katkı sağlayacak yeni düzenlemeler, vatandaşların bilinçlendirilmesi ve enerji verimliliği çalışmalarına yoğunlaşmanın sağlayacağı katkı vurgulanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Enerji tüketimi, CO2 emisyonu, Enerji kaynakları
|